Vitrifikasyon Nedir?

Vitrifikasyon, embriyo ve yumurta dondurma işlemlerinde daha sonra kullanılmak üzere saklanabilmeleri için kullanılan bir teknolojidir. Yumurtaların, embriyoların ve spermlerin içindeki sıvıyı camsı bir hale dönüştüren hızlı bir dondurma işlemi olan vitrifikasyon kadın doğum ve biyoteknoloji alanına bir devrim getirerek yalnızca yumurta dondurmayı mümkün kılmakla kalmadı, aynı zamanda tüp bebek tedavisi (IVF) başarı oranlarını artırmak içinde en büyük destek teknolojilerden biri haline gelmiştir.

Eski dondurma yöntemlerinde üreme hücreleri vitrifikasyona nazaran çok daha yavaş soğutulmaktaydı. Bu sırada ise oluşabilecek olan buz kristalleri ise sahip oldukları aşırı keskin yapıları ile bir o kadar hassas olan hücre zarını parçalayabileceği gibi; hücredeki su buza dönüşürken hacim olarak genişleyerek de hücreyi parçalayabilecekleri çeşitli tehlikeler teşkil etmektedirler. Ancak vitrifikasyon olarak adlandırılan bu yeni yöntem çok hızlı olduğu için bu buz kristallerinin oluşmalarına şans vermeyerek üreme hücrelerini koruyan bir süreçtir. Vitrife edilen yumurta, embriyo veya spermler sonrasında süresiz olarak yaşayabilmekte ve ihtiyaç dahilinde hızla tekrar kullanılabilir hale getirilerek IVF gibi en son teknoloji tedaviler kullanılarak gebelik elde etmek için kullanılabilir.

Vitrifikasyon Sürecinde Hangi İşlemler Uygulanır?

Novaart Tüp Bebek Merkezi Ankara da hastalarımızın ebeveyn olmalarına yardımcı olmak için en yeni ve kanıtlanmış teknikleri kullanmaktayız. Bu yüzden yumurtaları, spermleri ve embriyoları dondurmak için mevcut bulunan en son teknoloji olan ve başarı oranı oldukça yüksek olan vitrifikasyon teknolojisini kullanıyoruz.

Ankara da bulunan tüp bebek merkezimizde ileride kullanılmak üzere yumurta, sperm veya embriyo hücrelerini dondurmak isteyen hastalarımız için en iyi ve tecrübeli kadın doğum ve embriyologlarından oluşan ekibimiz her hasta için kişiselleştirilmiş tedaviler sunmaktadırlar. Lakin embriyologlarımızın vitrifikasyon sürecinde uyguladığı temel işlemler şunlardır;

• Yumurtalar, embriyolar veya spermler düşük konsantrasyonda kriyoprotektan veya özel bir antifriz maddesi içeren bir banyoya yerleştirilir. Bu çözelti, üreme materyallerinden su çekmek için sakaroz içerir.
• Daha sonra bu yumurtalar, embriyolar veya spermler bir dakikadan daha kısa bir süre boyunca yüksek konsantrasyonda çözelti içeren bir banyoya yerleştirilirler. Bu, malzemeleri anında dondurur ve buz kristali oluşumunu engeller.

Vitrifikasyon ile Dondurma Süreçleri

Vitrifikasyon ile dondurma işlemi insan embriyolarını, spermlerini ve döllenmemiş insan oositlerini (yumurtalarını) kalitesinde çok az veya hiç düşüş olmadan korumaya alarak saklanmalarını sağlamaktadır. 2000’lerden bu yana, yavaş dondurma teknolojilerinin yerini alaran vitrifikasyon ile dondurma süreçleri doğurganlığı koruma uygulamalarında dünya çapında ezici bir değişim getirmiştir.

Vitrifikasyon ile dondurma süreçlerinde, yumurtaların ve embriyoların yaklaşık -12.000°C/dk’lık bir hızda soğutulduğu bir flaş dondurma yöntemi kullanır. Bu hızlı dondurma, buz kristallerinin (söz konusu yumurtayı veya embriyoyu kesip yok edecek) oluşumunu engeller ve bunun yerine embriyoyu

oluşturan molekülleri anında cam benzeri bir kafes yapısına dönüştürür. Vitrifikasyon, sonuçları Latince “cam” anlamına gelen vitreumdan alır.

Rosi Tekniği Nedir?

Rosi tekniği, erkeğe bağlı yaşanan infertilite vakalarında başvurulan bir işlemdir. Tek başına yumurtayı dölleme yeteneği olmayan sperm hücrelerinin özel laboratuvar yöntemleri ile aktive edilerek yumurtayla birleştirilerek bir embriyo oluşturulması sağlayan yeni teknolojilerden biridir.

Round spermatid ve elonge spermatid olarak adlandırılan gelişimini tamamlayamamış spermlerin herhangi bir müdahale olmadan yumurtayı döllemeleri mümkün değildir. Bu noktada Rosi tekniği, menide olgun spermi olmayan ve Mikro TESE yöntemi ile olgun sperm bulunmayan ancak spermatid bulunan baba adaylarına uygulanmaktadır.

Rosi Tekniğinin Aşamaları Nelerdir?

İnfertilite (kısırlık) sorunundan muzdarip çiftlerde baba adayının üreme hücrelerinden kaynaklı yaşanan sorunlarda sağlıksız spermlerin tedavisinde kullanılan en son teknolojilerden birisi de Rosi tekniğidir. Uzun ve karmaşık bir süreç olan sperm oluşumunda ortaya çıkan sorunlar sonucu yeterince gelişemeyen ve üreme yeteneği olmayan sperm hücrelerinin aktive edildiği Rosi tekniği aşamaları ise kimyasal yöntemler veya elektrik akımı gibi seçenekler kullanılarak ilerletilmektedir.

Kimyasal yöntemler veya elektrik akımı kullanılarak spermin aktive edilmesi sağlanan Rosi tekniğinde yumurtayla birleşme işlemleri aktive edilerek yumurtanın döllenmesi sağlanmaktadır. Özel laboratuvar ortamında gerçekleştirilen Rosi tekniğinin son aşaması ise başarılı bir döllenme sağlandıktan sonra en iyi kaliteye sahip embriyo anne adayının rahmine transfer edilmesi ile sonuçlanır.

Rosi Tekniği Kimler için Uygundur?

Bebek sahibi olamayan çiftler de ise sorun anne veya baba kaynaklı ya da bazen ikisi birden olabilmekte iken, tüp bebek tedavisi günümüzde bebek sahibi olmak isteyen kişilere uygulanan en ileri tedavi yöntemi olmuştur. Rosi tekniği ise baba adaylarından kaynaklanan inftertelite durumlarında spermleri yeterince gelişemeyen ve üreme yeteneğine sahip olmayan kişiler için uygun tedavi seçeneklerinden biridir.

Azospermiden farklı olarak meni de sperm bulunan lakin bu spermlerin işlevsiz olduğu infertilite durumunda ise Rosi tekniği sayesinde hücrelere üreme yeteneği kazandırılarak aktive edilir. Bu bağlamda Rosi tekniği, yumurta toplama günü Mikro TESE ile alınan sperm hücreleri arasında olgun sperm hücresi bulundurmadığı tespit edilen kişiler için uygun infertilite tedavilerinden biridir.

Rosi Tekniği Hangi Koşullarda Uygulanmalıdır?

Geçmişten günümüze infertilite tedavisinde kullanılan birçok yöntem bulunmaktadır. Gelişen teknoloji sayesinde ortaya çıkan bu yöntemler kişiye özel tedavi imkânı sağlarken başarılı sonuç alma ihtimalini artırırken; kısırlığa neden olan problemin doğru tespiti tedavi yönteminin seçilmesi ve en doğru koşullarda uygulanması için oldukça büyük bir önem teşkil etmektedir. Bu bağlamda Rosi tekniği ise baba adayından kaynaklı kısırlık sorunu yaşandığı koşullarda kullanılan tedavi tekniklerinden biridir.

Rosi tekniği ile kısırlık tedavisi, ebeveyn adaylarının üroloji ve kadın doğum muayenesinden sonra tedaviye engel bir durumun tespit edilmediği koşullarda standart tüp bebek tedavisi gibi adetin 2.günü kadının yumurta uyarma iğneleri ile başlamaktadır. Baba adayından Mikro TESE ile alınan sperm hücrelerinin özel laboratuvar koşullarında incelenerek var ise olgun spermler, eğer olgun sperm yok ise yuvarlak ve ‘elonge spermatidler’ toplanılmaktadır.

Piezo Elektrik Tekniği Nedir?

Önceki tüp bebek denemelerinde hiç döllenme elde edememiş ya da döllenme oranları düşük olan hastalara Piezo Elektrik tekniği uygulanabilmektedir. Tıpta kök hücre deneylerinde ve tüp bebek uygulamalarında dünya çapında kullanılmakta olan bu teknik sayesinde daha önceki denemelerinde hiç embriyo elde edilememiş hastalarda istatistiksel olarak anlamlı oranlarda embriyo ve gebelik elde edilmesi mümkün olmaktadır.

Tüp bebek tedavilerinde özel bir yöntem olarak kullanılan geleneksel intrasitoplazmik sperm enjeksiyonlarına (ICSI) kıyasla Piezo Elektrik tekniği, yumurtaya verilen zararı en aza indiren ve yumurta döllenme oranını artıran en son teknoloji tedavi yöntemlerinden biridir. Bugüne kadar yapılan çalışmalar, Piezo elektrik tekniği ile yapılan işlemlerin en düşük yumurta dejenerasyon oranına (%1) ve en yüksek döllenme oranına (%89) sahip olduğunu göstermiştir.

Piezo Elektrik Yönteminin Aşamaları Nelerdir?

Geleneksel ICSI (intrasitoplazmik sperm enjeksiyonlarına) yöntemleri ile kıyaslandığında Piezo elektrik işlemi sırasında yumurtaya zarar gelme olasılığı çok daha azdır. Bunun başlıca sebebi ise Piezo elektrik yöntemi aşamalarında diğer ICSI tekniklerinde kullanılandan daha ince ve keskin olmaktan ziyade kör bir enjeksiyon ucu kullanılmaktadır.

Piezo elektrik yönteminde yumurta aktivasyonun sağlanması için yumurtaya belirli düzeyde elektrik akımı verilir. Bu bağlamda Piezo elektrik yöntemi aşamaları sayesinde sperm hücresine yardımcı olarak elektrik akımı ile yumurta aktivasyonunu sağlayıp döllenmeyi kolaylaştırmaktadır.

Piezo Elektrik Hangi Koşullarda Uygulanmalıdır?

Piezo elektrik yönteminin yumurta hücre iskeletini etkilemediğini ve hücresel bölünme sırasında oosit kromozomal segregasyonu üzerinde hiçbir etkisi olmadığı ve oldukça güvenli bir tedavi yöntemi olduğu kanıtlanmıştır. En düşük yumurta dejenerasyon oranına (%1) ve en yüksek başarılı döllenme oranına (%89) sahip Piezo elektrik yöntemi, kadın üreme hücresinin aktive edilmesi gereken koşullarda uygulanan bir intrasitoplazmik sperm enjeksiyon (ICSI) yöntemidir.

Önceki tüp bebek denemelerinde hiç döllenme elde edilemeyen ya da döllenme oranları düşük olan hastalara mikroenjeksiyon işleminden 30 dakika sonra yumurtalara piezo elektrik verilmekte ve yumurta aktivasyonu sağlanarak döllenme elde edilmektedir. Bu yöntem sayesinde tüp bebek tedavisi sırasında hastalar için başarı oranı önemli derecede artırılabilmektedir. Bilimsel olarak faydası kanıtlanmış, döllenme bozukluğu bulunan hastalarda oldukça olumlu sonuçlar veren Piezo Elektrik uygulaması NovaArt Tüp Bebek Merkezi’nde alanında uzman kadın doğum ve tüp bebek uzmanları tarafından en son teknolojiye sahip klinik şartlar altında güvenle yapılmaktadır.

Mikro-akışkan Çip Teknolojisi Nedir?

İlk olarak 1990’lı yılların başında kullanılmaya başlanan Mikro-Akışkan Çip Teknolojisi, günümüze kadar mühendislik, kimya, tüp bebek gibi çeşitli alanlarda kullanılmaya devam etmiştir. Günümüzde uygulanan tüp bebek yöntemlerinin arasında kullanımı hızla artmakta olan Mikro-Akışkan Çip Teknolojisi gelecek yıllar için büyük umutlar vaat etmektedir.

Mikro-akışkan çip teknolojisi, erkeğin mevcut sperm kalitesine göre 3 farklı şekilde uygulanabilmektedir. Öncelikle kadının yumurta sayısı ve kalitesini artırmak adına tedavilere başlanır. Tedavi sürecinde erkekten elde edilen sperm analizine göre seçilen yöntemde biyolojik olarak en sağlıklı ve embriyo geliştirme potansiyeli en yüksek sperm hücresi seçilerek, gerekli şartların ve ortamın bulunduğu laboratuvarlarda döllendirilir. İnfertilite ve tüp bebek tedavisinde mikro-akışkan çip teknolojisi başarıyı destekleyen yöntemlerden biri olarak gebe kalma ihtimalini artırmaktadır.

Mikro-akışkan Çip Teknolojisinin Avantajları Nelerdir?

Araştırmalar doğrultusunda elde edilen gebelik oranında yükselme sağlayan Mikro-Akışkan Çip Teknolojisi yöntemi, DNA kalitesini artırmak ve fizyolojik olarak en sağlıklı ve en iyi spermlerin seçilmesi için kullanılan ve infertilite tedavisinde birçok avantaj sağlayan bir yöntemdir.

Günümüzde kullanımı süren gradient, yüzdürme ve benzeri yöntemlerde, canlı hücrede fiziksel zarara sebep olabilecek adımlar bulunmaktadır. Mikro-Akışkan Çip Teknoloji yönteminde ise bu tekniklere gerek kalmadan genetik, fizyolojik ve morfolojik olarak daha sağlıklı ve iyi kondisyondaki spermleri diğer olgunlaşmamış ve alt kalitedeki spermlerden ayırmayı mümkün kılmaktadır. Bebek sahibi olmak isteyen bir çift eğer erkeğin kısırlığından veya sperm sayısının azlığından ötürü problem yaşıyorsa, Mikro-akışkan çip teknolojisi kullanmak gebelik oranını artırmak adına oldukça büyük avantajlar sağlamaktadır.

Mikro-akışkan Çip Nasıl Uygulanır?

Tüp bebek tedavisinde ilk olarak yumurta sayısını artırmak adına anne adayının yumurtalıklarını uyaran bir uygulama yapılmaktadır. Bu tedavi sırasında anne adayının gereksinimlerine göre çeşitli hormon ilaçları verilerek kısa sürede yumurta sayısı arttırılır. Ardından yumurtalar laboratuvar ortamında spermlerle döllenerek anne adayının hamile kalması hedeflenir. Bu bağlamda en kaliteli üreme hücrelerinin tespit edilmesi için kullanılan Mikro-akışkan çip oldukça basit bir uygulamaya sahiptir.

Öte yandan bu uygulamalar sırasında doğabilecek çeşitli problemlerden ötürü gebelik oranında tatmin edici olmayan sonuçlar oluşmaktadır. Gebelik oranını artırmak adına milyonlarca sperm, mikroskop altında incelemek yerine; Mikro-Akışkan Çipten geçirilerek en sağlıklı, morfolojik ve genetik olarak en iyi spermler seçilebilmektedir.

Mikro-akışkan çiplerin uygulaması ise oldukça basittir. Sıvılaştırılmış semen örnekleri herhangi bir ön işleme tabi tutulmadan kullanılır. Tedaviler için baba adayından alınan semen örneği Mikro-akışkan çipten geçirilerek en iyi morfoloji (yapı), hareket (ileri hareket) ve en önemlisi DNA (genetik materyal) kalitesi en iyi olan spermler arasından seçilir. Tüp bebek tedavisinde çip uygulaması sayesinde elde edilen spermler ile diğer klasik sperm seçme yöntemleriyle elde edilene göre daha sağlıklı ve daha kaliteli bir embriyo elde etme ve gebe kalma olasılığı çok daha yüksektir.

Embriyoskop Nedir?

Gebelikte erkek tarafından döllenen yumurtaya embriyo adı verilmektedir. Embriyolar standart tüp bebek tedavisinde inkübatör adı verilen, anne rahmi benzeri cihazların içerisine enjekte edilir. Her sabah embriyolar bu inkübatörden çıkarılarak mikroskop altında incelenir. Bu inceleme sayesinde embriyonun gelişimi takip edilir. Bu süreç içerisinde inkübatör ise en önemli etkenlerden birisidir.

Embriyoskop içerisinde kendi özel kamerasını barındıran son teknoloji ürünü bir inkübatördür. İçerisinde bulunan kamera sayesinde inkübatör içerisinde bulunan embriyonun, dış ortama çıkarılmadan gelişim süreci gözlemlenip, kaydedilebilmektedir. Embriyo incelenirken bulunduğu ortamdan dışarı çıkmadığı için ısı ve gaz düzeyi stabil kalmaya devam eder ve strese girmesi önlenir. Bu sayede tutunma ihtimali en fazla olan embriyo seçilerek gebe kalma şansı artırılmaktadır.

Embriyoskop Hangi Koşullarda Kullanılabilmektedir?

Embriyoların gerçek zamanlı olarak hücre bölünmesi için taranmasını sağlayan Embriyoskop teknolojisi, embriyoların oluşumlarından itibaren bütün anlarını yakalar. Dolayısıyla embriyonun transfer edilmesi için ideal zamanın seçiminde önemli bir rol oynayan embriyoskop, infertilite veya tüp bebek tedavisi gören hastalarda çoğu koşullar altında kullanılabilmektedir.

Tüp bebek tedavisi içinde bulunan her koşulda ve her hasta için kullanılabilecek olan embriyoskop, rahimde tutunabilecek en sağlıklı ve kaliteli embriyoyu ayırt eden bir teknik olarak özellikle çoklu embriyo oluşma durumlarında ebeveyn adayların da gebelik şansını artırmak için tercih edilebilir. Embriyonun gelişimi, yardımcı üreme tedavisi sırasında hamileliğin kurulmasında rol oynayan anahtar faktördür. Sağlıklı gelişimi, embriyonun rahme tutunma ve gebeliğin oluşumunu doğrudan etkilerken; transferinin gününe ve transfer edilecek embriyonun seçimine embriyonun kalitesi incelendikten sonra karar verilmelidir. Embriyoskop ise bu bağlamda tüp bebek ve kısırlık tedavilerinde oluşturulan embriyonun gelişimine dair en detaylı ve eksiksiz bilgiyi doktorlara ve ebeveyn adaylarına sunmaktadır.

Embriyoskop’un Kullanımı Gebelik Şansının Artmasında Nasıl Rol Oynar?

Embriyoskop, tekrarlayan düşük yaşayan adaylarda bile olumlu sonuç verebilen bir yöntemdir. Doğru embriyoyu seçme ihtimalini büyük oranda arttırarak gebelikle sonuçlanma şansını artırır. Tüp bebek tedavilerinde en önemli süreçlerden birisi olan embriyonun gelişiminin sağlıklı olması, gebelik şansının artmasını sağlarken embriyoskop ile hücrenin yakından takip edilebilmesi bu bağlamda gebelik şansının artmasında büyük bir rol oynar.

Embriyoskop sayesinde embriyolar, insan kontrolüne ihtiyaç duymadan cihazlar tarafından periyodik olarak kontrol edilebilirken; hücre bölünmelerinin tam olarak ne zaman gerçekleştiğini görmemizi sağlayarak embriyo seçim kriterlerimizi iyileştirir. Embriyonun bütün gelişim ve değişim süreçlerinin her ayrıntısı kayıt altına alabilen embriyoskop kullanımı, sağlıklı embriyoların seçilebilmesine olanak sağlayarak gebelik şansının artmasında rol oynar.